KASİDE DER HAKK-İ İBRÂHİM BEG

Metin: 
Götürdü bâd bürka’ çihre-i gül-berg-i handândan
Getirdi âlemi murg-i çemen feryâda efgândan
Nedir yâ Rab çemende andelibin rişte-i dâmı
Meger açtı girih sünbül ser-i zülf-i perişândan
Eger kavs-i kuzehden tîr-i bârân etmedi gerdûn
Nedir âyâ sebeb kim doldu gül-bün cismi peykândan
Ve ger bir dâğ-i pinhân ile bagrın yakmadı devrân
Nedir maksûdı her dem lâlenin çâk-i giribândan
Bahar eyyâmıdır kurtuldu âlem her küduretten
Kılıb kesb-i safâ cüll-âb-i feyz-i ebr-i nisandan
Göz açtı ıkd-i şeb-nemden tarâvet kesb eder nergis
Arak kurtardı terdrîc ile ol bimârı hicrândan
Safâ kesbetti hüsn-i istikâmet eyledi hâsıl
Mizâc-i mülk-i âlem i’tidâl-i ahd-i devrândan
Salâh ü i’tidâli devr merfû’ etti ezdâda
Fesâd ü ihtilâfi devr merfû etti erkândan
Çemen bezmine revnak vermeğe gül gonceden çıktı
Müzeyyen kılmak için Mısr’ı Yûsuf çıktı zindândan
N’ola çeşm-i ter ile çıksa hasb-i hâkdan nergis
N’ola ger çksa Ya’kûb-i belâ-keş Beytü’l-ahzân’dan
Bıraktı çeng mir’ât-ı serâba sebze-i sahrâ
Nem-i hâk etti rahş-i gird-bâdı men’ cevlandan
Ser-â-ser kıldı eczâ-yi zemîn emvâtını ihyâ
Meger her katre âb-i Hızr idi bir katre bârândân
Mu’âlic sıhhat-i bîmâr için çok çekmesin zahmet
Bu gün kim kesb olur ol müdde’â seyr-i gül-istandan
Fâzilet ol değil kim safha-i gül-zârı doldurdu
Bahâr-i âlem-ârâ sünbül ü nesrin ü reyhândan
Budur kim ravza-i Dârü’s-Selâm-‘i eyledi memlû
Ser-efrâz-ı sa’âdet-mend lûtf ü adl ü ihsândan
Nizam-i mülk İbrahim beg ol pâk-sîret kim
Tekâzâ-yi tefevvuk eylemiş efrad-i insandan
Ser-efrâzi ki idrâki felek-rây ü melek-sîret
Münezzehtir kemâl-i nisbeti emsâli akrândan
Kemâl-i fazl-i zâtı Âsaf evsâfında hatm olmuş
Götürmüş jeng-i nakş-i âyine-i mülk-i Süleyman’dan
Dil-i pür nûruna kılmaz güzâr efkâr-i nâ-sâ’ib
Kim ol kandil memlûdur leb-â-leb nûr-i irfandan
Gönül ger meyl-i gül-zâr etse fasl-i gül anun’çündür
Ki ta’lim ala medhin lehce-i murg-i hoş-elhândan
Ser-efrâza bi-hamdi’llâh bahâr-i refet-i adlin
Der-i feyz açtı gül-zâr-i Irâk’a bâğ-i Ridvan’dan
Aceb yok sebze veş ger hâkden baş çekse emvâtı
Aceb yok olsa bin genc-i nihan zâhir bu vîrândan
Fuzûlî hame veş ser-geşte-i sahrâ-yi vasfındır
Kadem ser-menzil-i taksire basmaz ol beyâbândan
İlâhi tâ nesim-i sun’ tahrikiyle âlemde
Olur dâmân-i gülşen pür güher ebr-i dür-efşândan
Riyâz-i kadrine gün günden efzûn ola cem’iyyet
Ümîdin gül-şeni mahrûs ola seyl-âb-i hırmandan
Vezin: 
Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün