KASİDE DER SİTÂYİŞ-İ CA’FER BEG

Metin: 
Ne mevcûd olmasa esbâb-ı dünyâdan değil müşkil
Bu müşkildir ki mevcûd olmaya bir hâkim-i âdil
Ne derd-i dil ki yüz gösterse devrândan değil mihnet
Budur mihnet ki şerhin kılmağa olmaya ehl-i dil
Marizin olsa bin derdi bu derd anlardan efzûndur
Ki teşhîsine olmaya tabîb-i hâzik ü kâmil
Belâdır kim dil-i âşık kimi virân ola kişver
Ola ol hâlden hâkim olan mahbûb-veş gâfil
Hevâ-yi nefse tâbi’ ola ehl-i mülkden fâriğ
Kılıp uşşâkının terkin rakîbine ola ma’il
Binâ-yi hâne-i râhat mürûr ile ola virân
Tılısm-i nazm-i cem’iyyet ola terdîc ile bâtıl
Ne hoşdur ehl-i âlem rağbetiyçin ola hâkimde
Ruh-i Rahşan leb-i handan dil-i dânâ kef-i bâzil
Müdâvâ-yi kulûb-i münkabiz bir derdtir mühlik
Mükâfât-i mülûk-i tünd-hû bir zehrdir kâtil
Ne ümmid ile sûret bağlasın izhâr-i şerh-i gam
Cevâb-i telhden yeğrek bilir hırmânını sâ’il
Nişân-i hüsn-i tâli’ bu yeter Bağdâd’a kim hergîz
Ana râhat mülâkâtında yok bir mâni’ ü hâ’il
Bi-hamdi’llâh salâh-i devlet için mesned-i rif’at
Bu gün bir kutb-i sâhib-‘adl ü sâ’ib-re’yedir menzil
Sipihr-i devlet ü ikbâl-i mülk-ârây Ca’fer Beg
Ki yek-sândır anun adline hükm-i âli vü sâfil
Zihî âdil ki devrânında dihkan tîre toprağa
Bıraksa dâne-i cev hûşe-i pervin kılar hâsıl
Felek te’sir-i ikbâlinden almış kuvvet-i tâli’
Kim olmuş bahr mahsüline kân edvarına âmil
Umuûr-i hayr ü ihsan buldu eyyâmında bin revnak
Adâlet multezemdir ol umûra merhâmet kâfil
Hisâb-i mücmel-i evsâfıdır bir pâk defter kim
Cihânın hayr-i mahsulû anun cem’inedir dâhil
Zamânında zımân ehline hergiz çekmemiş kâtib
Hisâb oldukda gayr-i izz ü rif’at bâki ve fâzıl
Ser-efrâz-i nevâl-i ni’met ü idrâr-i ihsanın
Cem’-i mülkedir câri cem’-i halkadır şâmil
Teveccüh kıl melâlet çekme ikrâh etme kim Hak’dan
Bir âyettir nizâm-i mülk ü millet şânına nâzil
Eger hükm etse hüsn-i tâli’in bârân olur lü’lü’
Sana minnetsiz eyler ebr ü deryâ hâsıl u vâsıl
Sana nisbet bu rütbe rütbe-i mezmûmdur ammâ
Ne çâre zînet-i eyyâma sensin cevher-i kâbil
Adâlet sende konmuşdur sana muhtâcdır kişver
Güher ümîdi birle dâmen-i deryâ tutar sâhil
Şehâ ger olmasaydı lûtf ü idrâkın tekâzâsı
Fuzûli’nin kalırdı kâr-gâh-i san’ati bâtıl
Senâ’yi izz ü ikbâlin diler elbette bir mâdih
Zuhûr-i lûtf-i ihsanın diler elbette bir sâ’il
Ümîdini var kim tâ nûr ü zulmet ola âlemde
Cihândan sâye-i câh ü celalin olmaya zâ’il
Vezin: 
Mefàîlün / Mefàîlün / Mefàîlün / Mefàîlün